30 Haziran 2014 Pazartesi

Instagram Anları Vol #2




Bu haftalıkta böyle. 
Deniz kum güneş...
Saat 19.00 ama hala miss gibi bir his var bu sahilde. 
Hayatımın TAŞ'ını ararken bunlar çıktı karşıma. 
Bu Kaderin bana olmuyorsa zorlama deme şekli sanırım. 
Hayatımın #beyaz #atlı #prens 'i olan taşı seni artık beklemiyorum ama sen yine de gel bul beni :) :) :)

26 Haziran 2014 Perşembe

Instagram Anları Vol #1




Evet işimi sevmiyorum,bu konuda hemfikiriz, ama gel gelelim tatil günlerinin hastasıyım. 
Bir,iş yeri sizi pazartesi günü çalıştırmıyorsa, yani sendromsuz bir gün sunuyorsa birde bunu her hafta yapıyorsa o iş yeri sevilmeli. 
Benim nedenim çok ayrı,çok kişisel. 
Ama bana her hafta sendromsuz pazartesiler geçirmemi sağladığı içinde kendisine teşekkürler bir borç bilirim. Çalışanlar bilmez, sendromsuz bir Pazartesi size mutluluğun kapılarını açarken,bir kitap eşliğinde iki kat fazla hayale dalmanızı sağlıyor, üstelik bu tatlı kirazlarda cabası.. 
Yanınıza kâr kalıyor.. ✔  

Çarşamba Günlerinin Yeni Fenomeni "GÜZEL KÖYLÜ"



Eveeet...

Sıcaktı soğuktu yağmurdu fırtınaydı güneşti derken haziran sonuna doğru ancak yaz mevsimini de tam olarak getirdik. :)

Birçok dizide her sene olduğu gibi tatile girdi. Kimisi de final yaptı.
Hal böyle olunca ne yapmak lazım,gidenin yerini doldurmak lazım.

Star TV, çarşamba akşamlarına Muhteşem Yüzyıl ile soluk keserken diziyi sezon sonunda bitirdi ve yaz sezonuna eğlenceli bir işle giriş yaptı.
Hatta iki işle giriş yaptı. 
Kaçak Gelinler pazartesinin kahkaha makinası olmaya aday hatta adaydan da öte pek bir gönüllü. :)

Çarşamba günleri için ise Güzel Köylü'yü hazırladı Star TV.

25 Haziran  yani dün akşam yayın hayatına başlayan Güzel Köylü aynı zamanda da reyting yarışına girdi ve sıkı rakibi Kanal D 'nin dizisi olan  Ankara'nın Dikmen'i ni sollayarak hem totalde hemde AB izleyicisinde birinciliğe oturdu.


Sizi bilemem ama ben izlediğim dizileri dinlediğim müzikleri başkaları da izleyince/dinleyince başkalarının da onun hakkında konuştuğunu duyunca hatta fenomen denilecek kadar çok tutulunca o kadar çok seviniyorum ki sanki benim işim, yatırımı ben yapmışım gibi.  
Anlatamam... 
Anlayamazsınız... :) :)

Yapımı,çekimi,senaryosu ve tabiki kadrosu sıkı gibi geldi bana gayet oturmuş gördüm izleyici gözüyle diziyi ilk bölümde. Umarım devamı da böyle olur,izleyicisi de dizinin kendisi de.
Tek sorun süresiydi. O kadar uzundu ki hatta tekrara bile gitmedi.Neyse ki o kadar kusur kadı kızında da olur. :)

Amaa...

Gelgelelim bu izleyici kitlesi yapımı,çekimi,senaristi için ekranlara kilitlenmedi maalesef ki. Gönül isterdi ki tam tersi olsun ama sektörde işler pek öyle ilerlemiyor. :)




Dizinin başrollerinde usta oyuncuların yanı sıra bir esas kızımız ve esas oğlanımız var. Yani Gizem Karaca ve Berk Cankat.

Gerçekçi olmak gerekirse yukarıda bahsettiğim tam olarak buydu. İzleyicinin % 80-90 'ı sıkı birer Gizem Karaca veya Berk Cankat hayranları oldukları için reklamlarda bile kanalı değiştirmediler. :)  



Diğer % 'si ise rastgele, diğer dizinin reklamında,iki maç arası boşlukta ya da sadece gülmek amacıyla izleyen kesimdir ki olsun. 

Öyle olsun... 
Onlarında kumandaya basan parmakları,izleyen gözleri,gülen yüzleri sağ olsun.. :)





Şimdi " Sen bu yüzdenin neresindesin? " diye soracak olursanız eğer... 

Efendim ben bu % 'nin 80-90'lık kısmında Berk Cankat için bulunuyorum. :)  



Aaa yoo yooo fanı değilim oyunculuğu ve mimikleri çok hoşuma gidiyor ama bi ara " Güzel köylü derken Gizem yerine Berk'ten bahsetmiş olabilirler mi? " diye bir soru sormuşluğum da var. :) :)




Şaka bir yana Berk Cankat'ı ve Gizem Karaca'yı bir komedide izlemek gerçekten iyi oldu.
O kadar yakışmışlar ki komediye, bir an için  eski işlerini düşünüp " Onlar aslında hiç olmamış yeaa. " derken buldum kendimi.

Yok yok. Bu da şakaydı. :) Ben onları da çok severek izledim... 

Eve Düşen Yıldırım'ın Muazzez'ini de Sana Bir Sır Vereceğim'in Savaş'ını da :) :)




Neyse bu yazı da bu kadar yeter sanırım.

Son olarak;
İlk bolÜm izleyicisinin daimi olmasını,katlanarak artmasını,yayında ve yapımda geçen emeklerin boşa gitmemesini diliyorum. 
Umarım uzun soluklu ve bitince de değerli hatırlanan bir iş olur...




***
Gülnaz Aksu 



17 Haziran 2014 Salı

BELALI DÜĞÜN - JAMIE McGUIRE







KÜNYE

Orjinal Adı: A Beautiful Wedding
Çeviren: Boran Evren
Sayfa Sayısı: 152
Türkiye Yayın Tarihi: Haziran 2014

Yayın Evi: Yabancı 
Ciltli - Beautiful #3

Bestseller

*
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10


YAZAR HAKKINDA:

Jamie McGUIRE harika bir yazar. Üslubu,dili,kalemi beni benden alan bir yazar. Sadece bunun için bile okunabilir kitapları.
Öncelikle aşk konusunda bir usta,bunun nedeninin kocası Jeff olduğunu söylüyor. Yazdıkları o kadar içten ki,"bu aşk nerede?" yada "işte AŞK bu!" diye söylenirken buluyorsunuz kendinizi... Yüreğine ve diline sağlık.


ARKA KAPAK:

AŞIKSAN BAŞIN BELADA!



Abby Abernathy beklenmedik bir şekilde Bayan Maddox olmuştu. Abby ve Travis'in bir anda ortadan kaybolarak, Vegas'ta evlenmeleri hakkındaki her şey bir sırdı… Şimdiye kadar.

Abby neden Travis'e bir anda evlenme teklif etmişti? 
Düğünden önce neler yaşanmıştı?
 Bütün bunları başka kim biliyordu? 
Ve en önemlisi Travis ve Abby için gerçekten bir mutlu son var mıydı? 

Tatlı Bela ve Ayaklı Bela hayranlarının tüm soruları bu kitapta cevaplanıyor!


YORUMUM:

Kitabı doğumunun 3. gününde aldım okudum. Zamanlama hatası yapmış olmasam 1-2 saate bitebilecek bir kitaptı. Ama finallerin ve iş stresinin arasına soktuğumu düşününce 3 günde bitirmiş olmakta fena gelmiyor kulağa. :)

Bildiğiniz üzere esas kız, Abby Abernathy, esas oğlan Travis Maddox'la ani bir kararla evlenmişti. Ama neden,ne zaman,ne kadar süre içinde ve hangi akla hizmet olduğu tamamıyle bir sırdı.. 
İşte tamda Belalı Düğün'e kadar...

Düğünden hemen önce Travis'in annesinden Abby'e gelen bir mektupla karşılaşıyorsunuz ve bu sizi biraz duygulandırıyor...

O mektupta ne mi yazıyor...?

"Birbirimizi tanımıyoruz ama senin çok özel birisi olduğunu biliyorum. Bugün bebeğimin seni sonsuza dek sevmeye söz vermesini izlemek için orada olamayacağım ama eğer olabilseydim sana söylemek isteyeceğimbirkaç şey vardı.


İlk olarak; oğlumu sevdiğin için sana teşekkür ederim. Oğullarımın arasında kalbi en hassas olan Travis. Aynı zamanda en güçlü olan da o. Sen ona izin verdiğinsürece seni bütün varlığıyla sevecektir. Yaşadığımız trajediler bazen bizi değiştirirler ama bazı şeyler de asla değişmezler.


Annesi olmayan bir erkek çocuğu çok ilginç bir varlıktır. Eğer Travis biraz olsun babasına benziyorsa ki ben benzediğini biliyorum, küfürler ve umursamaz tavırlardan oluşan kalın bir duvarın koruduğu, kırılganlıktan oluşan derin bir okyanus gibidir. Bir Maddox erkeği senin tüm sınırlarını zorlar ama eğer yine de onunla kalırsan senin için her şeyi göze alır.


Bugün orada olabilmeyi her şeyden çok isterdim. Seninle bu yolculuğun ilk adımını atarken yüzünü görebilmeyi ve kocamla orada durup bu günü hepinizle beraber yaşayabilmeyi çok isterdim. En çok özleyeceğim şeylerden biri de bu diye düşünüyorum. Ama bugün benimle ilgili değil. Bu mektubu okuyor olman oğlumun seni sevdiği anlamına geliyor. Ve bir Maddox erkeği âşık olduğunda bu sonsuza kadar sürer. 


Lütfen yavrumu benim için de öp. İkiniz için de isteğim en büyük kavganızı hanginizin daha affedici olduğu konusunda yapmanız.

Sevgiler
Diane"

Bu aşkı sizde onlarla beraber hissediyorsunuz  çünkü herşey bu kitapta an ve an anlatılıyor hatta ve hatta yaşıyorlar gözünüzün önünde. :)

Ölmek istiyorsunuz yapamıyorsunuz... Bazen böyle de aşk olmaz ki olursa bende de olsun diyorsunuz. :)

Şimdiiii....

Ateş ve Barut yanyana geldi... Hemde fazlasıyla.


Bu kitap acayip güzellikte bir kitap..Tatlı Bela hayranları tarafından mutlaka okunulası.
Bil hassa ben bu kitapla Travis'e bir kes daha aşık oldum, eğer sizde bendenseniz zaten  yine yeni yeniden aşık olacaksınız bu huysuz ve tatlı adama... :) 
Evet hala bir sevgilim yok bunun sebebi sadece 

Travis onun gibi birini bekliyorum demiştim :)

Tatlı Bela Abby'den, Ayaklı Bela Travis'ten, eee bu kitap kimden derseniz ikisininde alternatifli bakış açıları kullanılıyor. İlk önce bu ani kararın nereden çıktığla başlayıp soluğu Las Vegas'ta alıyorsunuz. Evliliğin ardından geçen bir seneyi de  "sonsuza dek"  kısmında genel olarak şöyle bir üstten okuyorsunuz. Evet kabullenmesi zor ama kitap bitiyor hayatınızdan Abby & Travis Maddox geçip öylece gidiyor.. Üzülüyorsunuz,kırılıyorsunuz ve siz bu kitabın üstüne bol bol hayal kuruyorsunuz. :) Belki de kensinizi bir Maddox erkeğiyle hayal ediyorsunuz... Evet biliyorsunuz ki "BİR MADDOX ERKEĞİ AŞIK OLDUĞUNDA BU SONSUZA KADAR SÜRER" :)

Gelelim devamına...

İkili yangından güçlükle kurtulup eve döndükleri andan itibaren başlıyor ve Abby'nin evlenme kararını alışını, yolculuğa çıkışlarını ve aynı zamanda neler yaşadıklarını ve neler düşündüklerini ikisinin açısından da okuyoruz. Okudukça duygulanıyor... Duygulandıkça hissediyoruz. ;) . 
Geriye kalan herşey aynı aşkları,huyları,inatları ve aşkları... Kitap okurken farklı karakterleri anlamaya çalışmıyorsunuz,aksine uzun zamandır görmediğiniz arkadaşlarınızla hasret gideriyorsunuz... 



SON OLARAK:

Hala  Tatlı Bela‘yı okumamış, Abby&Travis 'i tanımamış aşklarına şahit olmamışlara tek söylemek istediğim;

Alın, okuyun…

:)




ALINTILAR:

''Benimle olmayacağın hiç bir yerde olmak istemiyorum. Ben buyum ve seninleyim.''

***

''Bundan emin misiniz Bayan Maddox?''
''Bana öyle seslenmeyi bırakacak mısın? Şapelden çıktıktan sonra yüz defa dedin.''
''Bunun gerçek olduğu dank ettiğinde sana öyle demeyi bırakacağım.''

***

Aşağıya baktığımda kızarmış,öfkeli cildimin üstündeki güzel siyah çizgileri gördüm:

BAYAN MADDOX

---

''Bu işe yarayacaktı . Evlenecektik, Travis'in orada olmadığına dair bir tanığı olacaktı ve herşey yoluna girecekti.
Off. Tanrım.
Lanet olsun.Kahretsin.
Ben evleniyordum.''



*Gülnaz AKSU*